2 Şubat 2010 Salı

GüNLeRDeN HüZüN

bugün günlerden hüzün
yer hüzün ülkesi
intiharda bileniyor duygular hüzünlü bir karanlığa
dolaşıyorum gelişigüzel
ayağımın altında dallar eziliyor
hüzün kırılıyor yalnızca
hüzün alıp hüzün satıyorum
kazancım hüzün
kaybım da
gül uzatıyor küçük bir kız
“al bunlar en güzelleri
adları hüzün çiçeği
hüzün kokarlar aynen hüzünlü gönlün gibi…”
ağaç olsam hüzün dökülüyor yapraklarımdan
yağmura koşsam hüzün boşanıyor üstüme
bıraksam kendimi kaçsam oradan
yok olası hüzün koşuyor ardımdan!

Yorgunum..
Anılar arası saklambaç oynadığım bir istasyonun
son yolcusuyum belkide.

Akvaryumun içinde tıkılıp kalmış hayatlar;
Işığı gören ama hep camlara vurup kanayan yitik hayallerle doluyum

Bütün mesele hazır olmakta…
Serçenin ölmesinde bile bir bildiği vardır kaderin!..
Şimdi olacaksa bir şey yarına kalmaz, yarına kalacaksa bugün olmaz…
Bütün mesele hazır olmakta…

Madem hiçbir insan bırakıp gideceği şeyin gerçekten sahibi olmamış,
Erken bırakmış ne çıkar, ne olacaksa olsun…


Oysa düşlemek ne güzeldi çocukken.
Nerden bilirdim yaşamın
Böyle parçalanarak süreceğini
Ve ömrümün,kendimi toplamakla geçeceğini...

Bir yap-bozum sanki,
Tek parçamı bile bulamadan,
Yeniden dağılıveriyorum.
....

hayat kolay değil ağlarım ağlarım
bunu daha çocukken anladım anlatamadım
Offfff…. hangi birine yanayım
hangisini anlatayım
geceler diken batar
hangi gecemi yakayım
hatırına sustum
hatırına yuttum
öfkeli dünyada senin için yaşıyorum.
kader benimle hem fikir değil



Sustum!

Ne kadar susulacaksa o kadar sustum!
Kendimle konuşuyorum şimdi yalnız…
Yalnız yüreğimle dokunuyorum sesime
Kimse Duymuyor…

Hiç yorum yok: